SUMMARY
Objective: It is important for nursing students who will provide health care in the future to become professionals with high levels of autonomy. However, there is very limited information on this issue in the national or international literature. This study descriptive and cross-sectional design was carried out to determine autonomy levels of final year baccalaureate nursing students attending schools with different curricula.
Methods: The study included 464 students studying in six different nursing schools in Turkey. Of these nursing schools, two have the classical education program, third have the integrated education program and one has the problem-based learning program. Data was collected with the Personal Information Form and Autonomy subscale of the Sociotropy/Autonomy Scale.
Results. Of the students, 93.8% were female and their mean age was 22.73 ± 1.25. Of the students, 26.7% stated that they did not feel that they belonged to the nursing profession. The mean score students obtained from scale was 80.62 ± 16.75. Although the difference was not statistically significant (p>0.05), autonomy levels of the students attending the integrated program were higher than those of the students in the other two programs.
Conclusion. As a result, if the total GA score to be obtained from the scale is accepted to range between 0 and 120, it can be said that autonomy levels of the nursing students who attended the schools with different curricula were determined to be higher than moderate, but lower than it should be. Therefore, it can be suggested that all the curricula implemented in nursing schools in Turkey should be revised and strengthened so that all the students’ autonomy levels can be developed.
Keywords: Nursing education, nursing students, autonomy, Turkey
ÖZET
Amaç: Gelecekte sağlık hizmeti verecek olan hemşirelik öğrencilerinin otonomi düzeyleri yüksek profesyoneller olmaları önemlidir. Ancak bu alanda ulusal ve uluslar arası literatür bilgisi oldukça sınırlı düzeydedir. Bu çalışma farklı müfredat programlarında öğrenim gören son sınıf hemşirelik öğrencilerinin otonomi düzeylerini belirlemek amacı ile kesitsel ve tanımlayıcı olarak yapılmıştır.
Yöntem: Araştırma Türkiye’de klasik program ile eğitim yürütülen iki, entegre program ile üç ve probleme dayalı program (PDÖ) ile bir olmak üzere altı hemşirelik okulunda öğrenim gören toplam 464 öğrenci üzerinde yapılmıştır. Verilerin elde edilmesinde Kişisel Bilgi Formu ve Sosyotropi-Otonomi Ölçeği’nin Otonomi Alt Ölçeği kullanılmıştır.
Bulgular: Öğrencilerinin %93,8’inin cinsiyeti kız ve yaş ortalaması 22,73 ± 1,25’tir. Öğrencilerin %26,7’si kendini hemşirelik mesleğine ait hissetmediğini belirtmiştir. Öğrencilerin, Genel Otonomi puan ortalaması 80,62 ± 16,75’dir. İstatistiksel olarak anlamlı bir fark olmaksızın (p>0,05), entegre program yürütülen okul öğrencilerinin otonomi düzeyleri diğer program öğrencilerine göre daha yüksektir.
Sonuç: Sonuç olarak, ölçekten elde edilecek toplam GO puan ranjının 0-120 olduğu göz önüne alındığında, genel olarak lisans düzeyinde farklı müfredat programlarında öğrenim gören son sınıf hemşirelik öğrencilerin otonomilerinin orta düzeyden yüksek, ancak olması gerekenden daha düşük olduğu söylenebilir. Bu anlamda Türkiye’de uygulanan tüm hemşirelik müfredat programlarının öğrencilerde otonom özellikleri geliştirmeye yönelik yeniden gözden geçirilmesi ve güçlendirilmesi gerektiği ifade edilebilir.
Anahtar sözcükler: Hemşirelik eğitimi, hemşirelik öğrencileri, otonomi, Türkiye
Amaç: Gelecekte sağlık hizmeti verecek olan hemşirelik öğrencilerinin otonomi düzeyleri yüksek profesyoneller olmaları önemlidir. Ancak bu alanda ulusal ve uluslar arası literatür bilgisi oldukça sınırlı düzeydedir. Bu çalışma farklı müfredat programlarında öğrenim gören son sınıf hemşirelik öğrencilerinin otonomi düzeylerini belirlemek amacı ile kesitsel ve tanımlayıcı olarak yapılmıştır. Yöntem: Araştırma Türkiye’de klasik program ile eğitim yürütülen iki, entegre program ile üç ve probleme dayalı program (PDÖ) ile bir olmak üzere altı hemşirelik okulunda öğrenim gören toplam 464 öğrenci üzerinde yapılmıştır. Verilerin elde edilmesinde Kişisel Bilgi Formu ve Sosyotropi-Otonomi Ölçeği’nin Otonomi Alt Ölçeği kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerinin %93,8’inin cinsiyeti kız ve yaş ortalaması 22,73 ± 1,25’tir. Öğrencilerin %26,7’si kendini hemşirelik mesleğine ait hissetmediğini belirtmiştir. Öğrencilerin, Genel Otonomi puan ortalaması 80,62 ± 16,75’tir. İstatistiksel olarak anlamlı bir fark olmaksızın (p>0,05), entegre program yürütülen okul öğrencilerinin otonomi düzeyleri diğer program öğrencilerine göre daha yüksektir. Sonuç: Sonuç olarak, ölçekten elde edilecek toplam GO puan ranjının 0-120 olduğu göz önüne alındığında, genel olarak lisans düzeyinde farklı müfredat programlarında öğrenim gören son sınıf hemşirelik öğrencilerin otonomilerinin orta düzeyden yüksek, ancak olması gerekenden daha düşük olduğu söylenebilir. Bu anlamda Türkiye’de uygulanan tüm hemşirelik müfredat programlarının öğrencilerde otonom özellikleri geliştirmeye yönelik yeniden gözden geçirilmesi ve güçlendirilmesi gerektiği ifade edilebilir
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Temel Tıp Bilimleri Araştırma Yazıları |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Temmuz 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 |