Özet
Amaç. Bu çalışmanın amacı metabolik sendrom (MS) hastalarında non-alkolik yağlı karaciğer hastalığının (NAYKH) sıklığını ve serum ürik asit değeri ile arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Yöntem. Çalışmaya 26’sı erkek ve 34’ü kadın toplam 60 MS olgusu ile 21’i erkek ve 21’i kadın toplam 42 sağlıklı birey alındı. On iki saatlik açlık sonrası alınan kan örneklerinde; açlık kan şekeri (AKŞ), trigliserid, yüksek dansiteli lipoprotein, düşük dansiteli lipoprotein (LDL), ürik asit düzeyleri ve insülin değerlerine bakıldı. İnsülin direncini belirlemek için HOMA-IR formülü kullanıldı. Karaciğer yağlanmasının derecesi ultrasonografik olarak değerlendirildi. Bulgular. Çalışmamızda MS grubundaki ürik asit düzeyleri, kontrol grubu olgularının ürik asit düzeylerinden istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde yüksekti (p<0,05) ve MS komponentleri arttıkça ürik asit seviyelerinin de yükseldiği gözlendi. MS olgularımızda %78,3 oranında karaciğer yağlanmasının olduğu; ürik asit değerlerinin bu hastalarda anlamlı derecede yüksek olduğu, bu artışın yağlanmanın derecesi ile doğru orantılı olduğu saptandı. Sonuç. MS ile serum ürik asit değeri ve NAYKH arasında yakın bir ilişki mevcuttur. Çalışmamızda özellikle serum ürik asit seviyesinin artışı karaciğerdeki yağlanmanın derecesi ile doğrudan bağlantılı bulunmuştur. Bundan yola çıkarak, serum ürik asit seviyesi artışının, NAYKH’nın patogenezinde rol oynayabileceğini düşünmekteyiz.
Anahtar sözcükler: Metabolik sendrom, karaciğer yağlanması, ürik asit
Abstract
Aim. The purpose of this study is to investigate the frequency of non-alcoholic fatty liver disease (NAFLD) in patients diagnosed as metabolic syndrome (MS) and also to find out its relation with serum uric acid levels. Methods. A total of 60 MS patients (26 male, 34 female) and 42 healthy individuals (21 male, 21 female) were included in the study. After a fasting period of 12 hours, serum glucose, triglyceride, high density lipoprotein, low density lipoprotein, uric acid and insulin levels were determined. HOMA-IR formula was used to determine insulin resistance. Ultrasonography was used in showing the grade of hepatosteatosis. Results. Mean serum uric acid level of the MS group was significantly higher than the control group in our study (p<0.05) and we observed that serum uric acid levels increase as the number of MS components increase. We found the frequency of hepatosteatosis in our metabolic syndrome patients to be 78.3%. Serum uric acid levels were significantly elevated in these patients and this elevation showed a positive correlation with the grade of hepatosteatosis. Conclusion. There is a close relationship between MS and serum uric acid levels and also with NAFLD. Especially the increase in serum uric acid levels were found to be directly related with the degree of hepatosteatosis. Relying on this fact; we think that the increased uric acid levels in MS patients could have played a role in the NAFLD pathogenesis.
Keywords: Metabolic syndrome, hepatosteatosis, uric acid
Amaç. Bu çalışmanın amacı metabolik sendrom (MS) hastalarında non-alkolik yağlı karaciğer hastalığının (NAYKH) sıklığını ve serum ürik asit değeri ile arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Yöntem. Çalışmaya 26’sı erkek ve 34’ü kadın toplam 60 MS olgusu ile 21’i erkek ve 21’i kadın toplam 42 sağlıklı birey alındı. On iki saatlik açlık sonrası alınan kan örneklerinde; açlık kan şekeri (AKŞ), trigliserid, yüksek dansiteli lipoprotein, düşük dansiteli lipoprotein (LDL), ürik asit düzeyleri ve insülin değerlerine bakıldı. İnsülin direncini belirlemek için HOMA-IR formülü kullanıldı. Karaciğer yağlanmasının derecesi ultrasonografik olarak değerlendirildi. Bulgular. Çalışmamızda MS grubundaki ürik asit düzeyleri, kontrol grubu olgularının ürik asit düzeylerinden istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde yüksekti (p
Primary Language | English |
---|---|
Journal Section | Medical Science Research Articles |
Authors | |
Publication Date | June 20, 2011 |
Published in Issue | Year 2011Volume: 33 Issue: 2 |